Polonyalı Nobel Ödülü Sahibi İnsanlar

Nobel ödüllü Polonyalılar, Polonyalı Nobel ödülü sahipleri, Polonyalı bilim insanları, Polonyalı ünlü bilim insanları, Nobel ödülü kazananlar, Nobel ödüllü Polonyalı yazarlar, Polonya edebiyat Nobel ödülü, Nobel ödüllü Polonyalı yazar, Polonyalı ünlü yazarlar, Polonyalı yazarlar...

Ana Sayfa Polonya'da Yaşam Polonyalı Nobel Ödülü Sahibi İnsanlar

Polonyalı Nobel ödülü sahibi birçok insan bulunuyor ve bu ödül, çeşitli kategoriler altında insanlık için önemli çalışmalar yapanlara verilen oldukça prestijli bir ödüldür.

Nobel Ödülü, 30 Aralık 1896 tarihinde Alfred Nobel’in vasiyetnamesinde açıkladığı üzere kurulan derneğin verdiği ödüldür ve insanlığa hizmet edenleri ödüllendiren dünyanın en prestijli ödülleri arasında yer almaktadır. İlk Nobel Ödülü 1901 yılında verilmiştir ve Nobel, yıllık geliri üzerinden farklı kategorilerde ödül vermektedir.

Nobel ödülü kategorileri ise şu şekildedir: Nobel Fizik Ödülü, Nobel Kimya Ödülü, Nobel İktisat Ödülü, Nobel Psikoloji veya Tıp Ödülü, Nobel Edebiyat Ödülü, Nobel Barış Ödülü.

Polonyalı Nobel Ödülü Sahip İnsanlar

polonyali-nobel-odulu-sahibi-insanlar
Polonyalı Nobel Ödülü Sahibi İnsanlar

Polonya Hakkında bilgi edinmek isteyenler için Polonyalı Nobel ödülü sahipleri hakkında tek tek yazılar da kaleme almaya çalışıyorum ve zaman zaman bu yazılarımı sizlerle paylaşacağım…

Yazımın devamında da görebileceğiniz gibi Polonyalı Nobel ödülü sahibi insanlar da oldukça fazladır. Aynı zamanda bazı Nobel ödülü sahibi isimlerin yaşadıkları yerler farklı olsa da, esasında Polonya kökenli oldukları için listemize alındığını da belirtmek isterim.

Özellikle fizik ve edebiyat alanında ön planda olan bu isimler arasında en çok bilinen ise Marie Curie diyebiliriz. Marie Curie, yaptığı çalışmalarda bilim insanları arasında kadınlardan birisidir ve bunun dışında tıp, barış, kimya ve psikoloji alanlarında ödül alan Polonyalı insanların sayısı azımsanamayacak kadar fazladır.

Polonyalı Bilim İnsanları | Polonyalı Bilim Adamları

Pek yakında…

Nobel Ödüllü Polonyalılar

Bilim adına birçok önemli iş başarmış olan Polonya, kaliteli üniversiteleri ile birlikte hem devlet olarak, hem de halk olarak bilime değer veriyor. Bu nedenle de bu Polonya’dan insanlık adına çalışma yürüten çok sayıda bilim insanı çıkmaktadır. İsterseniz yavaş yavaş Polonyalı Nobel ödülü sahipleri hakkında detaylı bilgiler edinelim…

Polonya’nın Önemli İnsanları | Polonyalı Ünlü Kişiler

Pek yakında…

1- Maria Skłodowska Curie – 1903 – Nobel Fizik Ödülü

Marie Curie, tarihte Nobel Ödülü’nü alan ilk kadın bilim insanıdır. Polonyalı bilim insanları arasında ön plana çıkan Marie Curie, özellikle fizik ve kimya alanında yaptığı çalışmalarla adından sıklıkla söz ettirmektedir.

Marie Curie, özellikle radyoaktivite çalışmalarıyla ön plana çıkmış ve iki farklı kategori üzerinden Nobel Ödülü almıştır ve bu yönüyle de dünyada tektir. Marie Curie, zamanında sadece kadın olduğu için üniversiteye alınmamıştır, fakat daha sonra Avrupa’nın en önemli üniversitelerinde profesör unvanı almaya layık görülmüştür.

Polonyalı Bilim İnsanı Marie Curie Hayatı ve Buluşları

Dünyaca ünlü Polonya asıllı kimyager ve fizikçi olan Marie Curie, bir diğer deyişle Madam Curie, Polonya denildiğinde akla gelen ilk isimlerden bir tanesidir…

2- Henryk Sienkiewicz – 1905 – Nobel Edebiyat Ödülü

19. yüzyılın ikinci yarısının en seçkin ve üretken Polonyalı yazarı Henryk Sienkiewicz (1846-1916), Polonya’nın Rus kesiminde doğmuştur. Babasının ailesi, Sienkiewicz’in çalışmasında da görebileceğimiz üzere güçlü vatansever unsurları açıklayan Polonya’nın bağımsızlığı için devrimci mücadelelere aktif olarak rol alan kişilerdir.

Polonya Bağımsızlık Günü | Narodowe Święto Niepodległości

Polonya bağımsızlık günü (Narodowe Święto Niepodległości); Rusya, Prusya ve Avusturya tarafından bölünmüş olan Polonya‘nın, 123 yıl aradan sonra…

Sienkiewicz, Amerika’ya yaptığı gezilerinin ardından Polonya’ya döndükten sonra, kendisini tarihsel çalışmalara adamıştır. Quo Vadis ile adını dünyaya duyuran Sienkiewicz, 1905 yılında Nobel ödülü’ne layık görülmüştür.

3- Albert A. Michelson – 1907 – Nobel Fizik Ödülü

Albert Abraham Michelson 19 Aralık 1852’de Prusya’da doğdu. İki yıl sonra ailesi Virginia Eyaleti, Nevada’ya yerleşmek için Amerika Birleşik Devletleri’ne göç etti. Daha sonra Deniz Kuvvetleri Akademisine gidi.

İlk görev yıllarında fiziğe olan ilgisi artmaya başladı. İlerleyen yıllarda ise ışık hızı üzerine düzenekler geliştirmeye başladı ve bu yönde çalışmalar yaptı. 1880’lerin ortalarında Albert Michelson, bir homojen ışık dalgası ışınını bölmek için yarı saydam bir ayna kullanan bir interferometre geliştirdi.

Bu alet uzunlukların yanı sıra ışığın hızlarını büyük bir hassasiyetle ölçmek için kullanılıyor. Albert Michelson’un bu çalışmaları 1907 yılında Amerika Birleşik Devletleri’ne ilk Nobel ödülünü getirmiştir. Michelson sıklıkla Albert Einstein ile de karşılaştırılmaktadır.

4- Maria Skłodowska Curie – 1911 – Nobel Kimya Ödülü

İlk maddede belirttiğim gibi, 1903 yılında Nobel Fizik ödülü alan Marie Curie, 1911 yılında ise Nobel Kimya ödülüne layık görüldü…

5- Walther Hermann NERNST – 1920 – Nobel Kimya Ödülü

Walther Hermann Nernst, 25 Haziran 1864’te Batı Prusya’da Briesen’de doğdu ve babası Gustav Nernst bölge yargıcıydı. İlk okul yıllarını Graudentz’de geçirdi ve daha sonra Zürih, Berlin ve Graz Üniversitelerine giderek fizik ve matematik okudu.

Nernst, bu çalışmalarından sonra 1887 yılında mezun olduğu Würzburg (Friedrich Kohlrausch)’a gitti. Isıtılmış metal plakalarda manyetizmanın ürettiği elektromotor kuvvetler üzerine bir tez yazdı. Kimyasal reaksiyonlar sırasında atomlar ve moleküller yeniden gruplanır ve yeni takımyıldızları oluştururlar. Çoğu durumda kimyasal reaksiyonlar, sıcaklığa bağlı olan kimyasal bir denge olmadan tamamlanmaz.

Hemen hemen tüm kimyasal reaksiyonlarda ısı açığa çıkar veya emilir. 1912’de Walther Nernst termodinamiğin üçüncü kanunu formüle edebildi ve bu da ısı dengesi temelinde kimyasal dengeleri hesaplamayı mümkün kıldı. Bunu çok düşük sıcaklıklarda çalışarak başardı.

6- Wladyslaw Stanislaw REYMONT – 1924 – Nobel Edebiyat Ödülü 

Reymont, 7 Mayıs 1867’de Rus yönetiminde olan Polonya’nın Kobielo Wielkie köyünde doğdu. Gençliğinde demiryolu işçiliği ve çıraklık gibi birçok işte çalışmıştır. Yazarın ilk edebi çalışmaso ruhsal durumları ve sorunları konu alan Vaat Edilen Ülke’dir.

Reymont daha sonra Chlopi adlı romanında köylülerin sorunlarını ve yaşamlarını tüm mevsimler boyunca betimlemiştir. Köylünün lehçesi ile yazılan bu roman birçok dile çevrildi ve yazarın 1924 yılında Nobel Edebiyat Ödülü’nü almasını sağladı. W.S. Reymont (1867-1925) Nobel ödülü’nü aldıktan sonraki yıl ölmüştür.

7- Isidor Isaac Rabi – 1944 – Nobel Fizik Ödülü

Isidor Isaac Rabi, 29 Temmuz 1898’de doğdu. 1899’da ailesi tarafından ABD’ye getirildi ve ilk eğitimini New York’ta aldı. 1919 yılında Cornell Üniversitesi (New York) Kimya bölümünden mezun oldu.

Arkadaşlıkları sayesinde, iki yılını Avrupa’da geçiren bilim adamı Sommerfeld, Bohr, Pauli, Stern ve Heisenberg ile farklı zamanlarda çalıştı. 1929’daki dönüşünde Columbia Üniversitesi’nde Teorik Fizik’te öğretim görevlisi olarak atandı ve çeşitli dereceler boyunca terfi edildikten sonra 1937’de profesör oldu.

Çekirdeklerdeki protonlar ve nötronlar küçük, dönen mıknatıslar gibi davranır. Atomlar ve moleküller bu nedenle manyetik bir alanda hizalanırlar. 1938’de Isaac Isidor Rabi bir manyetik alandan geçen bir molekül demetini fark etti ve bunun üzerine çalışmalar yapmaya başladı. Rabi tüm bu çalışmaları sayesinde 1944 yılında fizik kategorisinden Nobel ödülü almayı başardı.

8- Tadeusz Reichstein – 1950 – Nobel Psikoloji ve Tıp Ödülü

Polonyalı nobel ödülü sahibi Tadeus Reichstein, 20 Temmuz 1897’de Wloclawek’te doğdu. ETH Zürih’te eğitim almıştır ve böbreklerin üstünde yar alan böbrek bezleri konusunda çalışmalar yapmıştır. Üstte yer alan böbrek bezlerinin fonksiyonları uzun bir süredir bilinmemekle birlikte, eğer sorunlularsa ölümle sonuçlanan hastalıklar ortaya çıkmıştır.

1930’ların ortalarında Edward Kendall ve Tadeus Reichstein, adrenal korteksten elde edilen bir dizi benzer hormonun kompozisyonunu izole etmeyi ve analiz etmeyi başardılar. Bunlar, Kendall ve Philip Hench’in girdisiyle romatoid artrit ve diğer iltihapları tedavi etmek için 1940’ların sonunda kullanılan kortizon preparatlarının temeli haline gelmiştir. Tüm bu çalışmaları sonucunda Reichstein 1950 yılında Nobel Tıp ödülüne layık görülmüştür.

9- Maria GOEPPERT-MAYER – 1963 – Nobel Fizik Ödülü

Maria Goeppert Mayer 28 Haziran 1906’da Kattowitz’te dünyaya geldi. Bilime verdiği en büyük katkı, çekirdek kabuklarının matematiksel modelinin ortaya konması ve atom çekirdeğinde bulunan nükleonların sayısının, atomun sabit olma durumuna nasıl etki ettiğinin keşfi olarak kabul edilmektedir.

Kendisini fakülte üyesi olarak kabul etmeyen bir üniversitede asistan olarak çok düşük bir maaşla çalıştı. Fakat bu yoğun çalışmaları sonucunda fiziğe yön verecek 2 adet önemli makale ortaya koydu. Bu makaleler sayesinde Johns Hopkins Üniversitesinde kuantum mekaniği araştırmaları başlamıştır.

Mayer, 1963 yılında yapmış olduğu çekirdek kabuk yapısı keşfi nedeniyle Nobel Fizik ödülü almıştır. Bu sayede de Nobel ödülünü kazanan ikinci kadın olmuştur. Hatta Venüs’te keşfedilen dev bir kratere bilim kadınının ismi verilmiştir.

10- Shmuel Yosef AGNON – 1966 – Nobel Edebiyat Ödülü

Shmuel Yosef Agnon, Doğu Galiçya’da dünyaya geldi ve annesinden Alman edebiyatı hakkında küçükken bilgi edinmeye başlamıştır. Daha sonra 1907’de evden ayrıldı ve 1913’ten 1924’e kadar sonrasında ise hayatının sonuna kadar kaldığı Filistin’e gitti.

Shmuel Yosef Agnon, İbranice yazan ilk yazar olma özelliği ile 1966 yılında Nobel Edebiyat ödülü almıştır. Eserlerinde genellikle Filistin’e yerleşen Yahudileri anlatmaktadır. Özellikle de Kovulmuşlar, Tılsım ve Sözlü ile Bir Gecelik Misafir eserleri ile bilinmektedir.

11- Andrew Schally – 1977 – Nobel Tıp Ödülü

Andrew Schally, 1926 yılında Wilno’da doğmuştur. Polonya asıllı ABD’li bir endokrinoloji doktoru olan Schally, 1977 yılında Nobel Tıp ve Fizyoloji ödülünü almıştır. Schally, hipotalamusta yapılan ve iç salgı bezlerinin işlevini denetlemekle görevli olan hormonları ayırarak elde etme konusunda yaptığı çalışma sayesinde ödüle layık görülmüştür.

Hormonlar, vücudun farklı bölgeleri arasındaki sinyalleri ileten ve işlevlerini düzenleyen maddelerdir. Andrew Schally ve Roger Guillemin 1969’da yapısını belirlemek için yeterli miktarda serbest bırakma hormonunu çalışmaları ile ortaya çıkarmıştır. Daha sonra bu hormonları, kimyasal yöntemler ile üretebilmişlerdir.

12- Menachem Begin – 1978 – Nobel Barış Ödülü

Menachem Begin, Likud Partisi’nin liderliğinde ve aynı zamanda İsrail Başbakanlığında bulunan önemli bir isimdir. Filistin’de bir Yahudi devleti kurmak isteyen aşırı bir Siyonist harekete katıldı. İkinci Dünya Savaşı sırasında Sovyetler Birliği’nde gözaltında tutuldu, inanılmaz bir şansla daha sonra Kudüs’e gitmeyi başardı.

Orada, hem İngiliz makamlarına hem de Filistin’in Arap sakinlerine karşı teröre başvurmuş olan Irgun Zwai Leumi örgütünün lideri oldu. Begin, David Ben Gurion’un yüce liderliğini kabul edene kadar İsrail ordusuyla da savaştı.

1977’de, muhafazakar Likud ittifakının seçimi kazanmasıyla Begin, Başbakan oldu. Begin’in bu kadar mühim birisi olmasının altında yatan neden ise Filistin’in İngiliz mandasına girmemesi amacıyla askerlerin başlattığı direnişte önemli bir rol oynamasıdır.

13- Isaac Bashevis Singer – 1978 – Nobel Edebiyat Ödülü

Polonya kökenli Amerika Birleşik Devletleri vatandaşı olan Isaac Bashevis Singer, roman ve kısa öykü yazarı olarak bilinmektedir. Singer, birçok dile çevrilen harika edebi eserlerin de yaratıcısıdır. Eserleri sayesinde 1978 yılında Nobel Edebiyat Ödülü’nü almaya hak kazanmıştır.

14- Czesław Miłosz – 1980 – Nobel Edebiyat Ödülü

Czesław Miłosz, Polonya edebiyatının en önemli şairlerinden birisi olarak kabul edilmektedir. Totoliter rejimlere karşı sert bir duruş sergileyen şair, 2. Dünya Savaşı’nda Nazilerin işgali altında olan Polonya’da yaşamıştır.

Şair 1951 yılında kendi ülkesi ile ters düşmesi nedeniyle de sürgüne gönderilmiştir. Bu süre zarfında ABD ve Fransa’da yaşamış ve 1980’li yıllarda ise memleketine geri dönmüştür. Şair 1980 yılında Nobel Edebiyat ödülü almaya da hak kazanmıştır. Milosz, Nobel Edebiyat ödülü töreninde yaptığı konuşmada memleketine olan hasretini de şu sözlerle dile getirmiştir:

“Doğanın insani, insan yapımı olduğu, farklı dillerin ve dinlerin yüzyıllar boyunca bir arada yaşadığı küçük bir ülkede doğmak iyidir. Kastettiğim, Litvanya, mitlerin ve şiirin toprağı.”

15- Roald Hoffmann – 1981 – Nobel Kimya Ödülü

Roald Hoffmann 1937’de Zloczow’da doğdu. Savaştan kurtulduktan sonra 1949’da ABD’ye geldi ve Columbia ile Harvard Üniversitelerinde kimya eğitimi aldı. 1965’ten bu yana Cornell Üniversitesinde, şimdi de Humane Letters Emeritus’da Rodos Profesörü olarak görev yapıyor.

Hoffman, 1981 Nobel Kimya Ödülü’nü (Kenichi Fukui ile paylaştı) almaya yaptığı başarılı çalışmalar sayesinde hak kazandı. Roald Hoffmann birbirlerinden bağımsız olarak Kenichi Fukui ile elektron orbitallerinin simetrik özelliklerinin kimyasal reaksiyonların seyrini nasıl açıkladığını ortaya koymuştur.

16- Lech Wałęsa – 1983 – Nobel Barış Ödülü

Polonya’nın en çok sevilen liderlerinden birisi olan Lech Walesa, 1943 yılında hayata gözlerini açmıştır. 1983 yılında Nobel Barış Ödülü’nü alan Walesa, aktivist yönüyle de ön plana çıkmaktadır.

Zamanında Komünist Parti’nin iktidar tekeline karşı isyanının sembolü olmasından ötürü, tepki de toplamıştır. Walesa, Gdansk’teki Lenin tersanesinde bir deniz elektrikçisi olarak çalışıyordu. Bağımsız işçi sendikalarına yönelik taleplere katıldığı için kovuldu…

Lech Walesa Kimdir?

Eminim Polonya hakkında az çok bilgi sahibi iseniz  Lech Walesa  (Lech Wałęsa) ismini bir şekilde duymuşsunuzdur. Polonya‘nın en sevilen ve hala adından…

1980’de bir grev sırasında, Walesa yetkililerle müzakerelere liderlik etti ve bu durum dayanışma hareketi için bir zaferle sonuçlandı.

1981’de Polonyalı yetkililer, Sovyet işgalinin engellenmesinin tek yolu olduğunu iddia ederek dayanışma hareketini yasakladılar. Birkaç yıl sonra bu politikayı terk ettiler ve Polonya yavaş yavaş liberalleşti. 1989’da Dayanışma hareketi serbest seçimleri kazandı ve ertesi yıl Walesa Polonya Cumhurbaşkanı seçildi.

17- Klaus von KLITZING – 1985 – Nobel Fizik Ödülü

Klaus von Klitzing, 1943 yılında Polonya’da dünyaya gelmiştir. Fizik alanında yaptığı çalışmalar sayesinde 1985 yılında Nobel Fizik ödülüne layık görülmüştür. Bir elektrik akımı bir metal bant boyunca uzunlamasına akarsa ve bandın yüzeyine doğru bir açıda bir manyetik alan yerleştirilirse, bantta çapraz olarak bir yük ortaya çıkar.

Hall etkisi olarak bilinir, çünkü elektronların hareketi manyetik alan tarafından yönlendirilir. 1980 yılında Klaus von Klitzing, kuantum Hall etkisini bir metal ve bir yarı iletken arasındaki bir ara yüzde çok temiz bir malzeme aracılığı ile keşfetti. Bu da onun ödül almasında en büyük etkenlerden birisi haline geldi.

18- Georges Charpak – 1992 – Nobel Fizik Ödülü 

Georges Charpak, Polonya/Ukrayna kökenli Yahudi bir ailenin çocuğu olarak 1924 yılında Ukrayna’da dünyaya geldi. Parçalayıcı parçacıklar çarpıştıklarında ve yeni parçacıkları oluşturduklarında, maddenin en küçük bileşenlerini anlamak için bir anahtar sunarlar.

1968’de Georges Charpak, parçacıkları tespit etmenin daha etkili bir yolunu temsil eden “çok telli orantı odası”nı geliştirdi. Çoklu tel bölmesi, bir gazla çevrelenmiş birçok paralel metal tel içermeteydi. Haznenin duvarları ve dişler arasında bir elektrik yükü vardır.

Parçacıklar girdiğinde, gazdaki elektronlar basamaklı bir şekilde serbest bırakılır. Akımlar tellerde üretilir ve bilgisayar kullanılarak kaydedilir ve işlenir. İşte bu çalışmasıyla fizik bilimine katkıda bulunan Charpak, 1992 yılında Nobel Fizik ödülü kazanmıştır.

19- Shimon Peres – 1994 – Nobel Barış Ödülü

Polonya’da Nobel ödülü alan İsrailli siyasetçi ve 9. İsrail Cumhurbaşkanı olarak tüm dünyada bilinen Shimon Peres (Şimon Peres), 66 yıllık siyasi kariyere sahiptir. 1993 kışında Norveç’in başkenti Oslo’da Filistinlilerle İsrailliler arasında gizli görüşmeler yapıldı.

Aynı yıl Washington’da imzalanan sözde Oslo Anlaşmalarıyla sonuçlandı. Anlaşma, iki halkın uzlaşmasını hedefleyerek İsrail’in işgal altındaki topraklardan giderek çekilmesini ve Filistinlilerin kendi kaderini tayin etmesini sağlamayı amaçlıyordu.

İsrail Dışişleri Bakanı Şimon Peres İsrail tarafındaki müzakerelerden sorumluydu ve 1994 sonbaharında kendi Başbakanı Yitzhak Rabin ve Filistin lideri Yaser Arafat ile Barış Ödülü’nü paylaştı.

20- Józef Rotblat – 1995 – Nobel Barış Ödülü

Polonya doğumlu olan fizikçi Józef Rotblat, Nükleer serpinti üzerine birçok çalışma yapmıştır. Joseph Rotblat 1995 yılında Nobel Barış ödülünü aldığında Hiroşima ve Nagazaki’ye atom bombası atılmasının üzerinden 50 yıl geçmiştir.

Fakat Joseph Rotblat’ın yeni kitle imha silahlarının geliştirilmesine karşı bir tavır aldığı için bu ödüle layık görülmüştür. Ona göre, bilim ve araştırma barışa hizmet etmelidir. Savaş sonrası dönemde Jozef Rotblat, 1995 yılında Nobel Barış ödülünü paylaştığı Pugwash hareketi aracılığıyla barış, diyalog ve silahsızlanma nedeniyle çok büyük bir çalışma gerçekleştirmiştir.

21- Wisława Szymborska – 1996 – Nobel Edebiyat Ödülü

Wisława Szymborska, Polonya şiirinin önde gelen isimlerinden birisidir ve edebiyat anlamında çok başarılı çalışmalar yürüten Wisława Szymborska, 1996 yılında Nobel Edebiyat ödülü almaya hak kazanmıştır.

Wisława Szymborska’nın şiiri varoluşsal sorulara değinmektedir. Bu türler arasında benzersiz olarak da nitelendirilebilmektedir. Wisława Szymborska, insan varoluşunun en derin sorunlarını, günümüzün ve gündelik hayatın geçirgenliği ile çevrelenmiş olarak aydınlatmaya çalışmaktadır.

22- Günter GRASS – 1999 – Nobel Edebiyat Ödülü

1959 yılında dünyada ünlü olan Teneke Trampet adlı meşhur kitabı yayınlayan Günter Grass, 1999 yılında Nobel Edebiyat Ödülü’nü almaya hak kazanmıştır. Sinemaya da uyarlanan bu harika hikaye, Polonya edebiyatının önde gelen önemli yapıtlarından birisi olarak kabul edilmektedir.

Teneke Trampet büyümeyi reddeden bir çocuktan bir akıl hastanesi sakinine dönüşen Oskar Matzerath’ın gözünden hem Orta Avrupa hem de Almanya’yı bizlere anlatıyor.

23- Günter BLOBEL – 1999 – Nobel Psikoloji ve Tıp Ödülü

Biyolog olarak çalışmalarını yürütmüş olan ve 2018 yılında hayatını kaybeden Nobel almış polonyalı Günter Blobel, 1999 yılında Nobel Tıp Ödülüne layıl görülmüştür.

Proteinler, amino asit zincirlerinden oluşan moleküller, hücrelerimizdeki yaşam süreçlerinde çok önemli bir rol oynarlar. 1975 yılında Günter Blobel, bazı durumlarda bir proteindeki amino asitlerin, bir proteinin nerede verileceğini belirleyen bir adres etiketi olarak hizmet ettiğini göstermiştir. Bu sayede de tıpta önemli bir aşama kaydedilmesini sağlamıştır.

24- Frank Wilczek – 2004 – Nobel Fizik Ödülü

ABD doğumlu Frank Anthony Wilczek, kuramsal fizik konusunda başarılı çalışmalara imza atmıştır. Atom çekirdeği, çekirdeği oluşturan proton ve nötronları birbirine bağlayan güçlü bir etkileşim ile bir arada tutulmaktadır.

Bu etkileşim o kadar güçlüydü ki özgür kuarklar hiç gözlemlenmemişti. Ancak, 1973’te Frank Wilczek, David Gross ve David Politzer, kuarklar birbirine çok yaklaştığında cazibenin azaldığını ve serbest parçacıklar gibi davrandığını öne süren bir teori ile ortaya çıktı. Bu çalışma sayesinde de 2004 yılında Nobel Fizik ödülüne layık görüldü.

25- Leonid Hurwicz – 2007 – Nobel Ekonomi Ödülü

Nobel ödüllü Polonyalı Ekonomist ve Matematikçi olan Leonid Hurwicz, mekanizma tasarımı teorisinin temellerini atması nedeniyle 2007 yılında Nobel Ekonomi ödülü almaya hak kazanmıştır. Hurwicz ile birlikte aynı sene bu ödülü Eric Maskin ve Roger Myerson da almıştır.

26- Jack William Szostak – 2009 – Nobel Psikoloji ve Tıp Ödülü

Bir organizmanın genleri, hücrelerinin çekirdeğinde bulunan kromozomlarda bulunan DNA molekülleri içinde depolanır. Bir hücre bölündüğünde, kromozomlarının tam olarak kopyalanması ve hasar görmemesi önemlidir.

Bir kromozomun her bir ucunda, bilindiği gibi onu koruyan bir “başlık” veya telomer bulunur. Jack Szostak 1982’de telomerlerin DNA’sının kromozomların parçalanmasını önlediğini kanıtlamıştır ve bu çalışmasıyla da 2009 yılında Nobel Tıp ödülü almıştır.

27- Olga Tokarczuk – 2018 – Nobel Edebiyat Ödülü

29 Ocak 1962 doğumlu olan Polonyalı yazar, aktivist ve entelektüel Olga Tokarczuk, 2018 Nobel Edebiyat Ödülü’nü aldı. Varşova Üniversitesi‘nde psikolog olarak görev yapan yazar, aynı zamanda şiir koleksiyonu, birkaç roman ve kısa deneme eserleri de yayınladı.

Bieguni (Koşucular) adlı romanı ile 2008 yılında Polonya’da verilen en önemli edebiyat ödülü olan Nike Ödülü’ne layık görülmüştür. Tokarczuk, 2004 yılından bu yana Polonya’da Polonya Yeşiller Partisi üyeliğini yapmaktadır ve Polonya’da solcu, vejeteryan ve feminist olarak bilinen en önemli isimlerden birisidir.

Ender Taşhttps://www.polonyadayiz.com/
Polonya hakkında merak ettiği konularda yeterli bilgilere ulaşamayınca kendi sitesini açmaya karar veren ve elde ettiği bilgileri karşılık beklemeden insanlarla paylaşmayı amaç edinen bir gönüllüyüm 🙂 Polonya’da Yaşam, Eğitim, Gezi, Lehçe ve İngilizce gibi konularda merak ettiğiniz tüm konuları benimle paylaşabilirsiniz. Sizler de kendi bilgi ve tecrübelerinizi de yazıya dökerek bu gönüllülük hareketine katkıda bulunalirsiniz. Ayrıca Polonya genelinde her türlü konuda danışmanlık hizmeti de alabilirsiniz. Ender Taş - Mechanical Engineer & Production Manager (Master Degree)

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz.
Lütfen isminizi giriniz.

Danışmanlık Hizmetleri

Ücretli ve Ücretsiz Danışmanlık

Burs Veriyoruz!

2.000 Euro Polonya Eğitim Bursu Veriyoruz!

Üniversite Arama Motoru

Polonya Üniversiteleri Bir Arada...

En Çok Okunanlar